Boston, Amerika Birleşik Devletleri’nin doğusundaki Atlantik kıyısında yer alır ve Massachusetts’in başkentidir. Bu şehir, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki en eski şehirlerden biridir ve İngiliz baskısından kurtulmak için savaşan özgürlük hareketinin sembollerinden biridir. Kültürel, akademik ve eğitimsel faaliyetleri nedeniyle Amerika Birleşik Devletleri’nin Atina’sı unvanına sahiptir. Boston Latin Okulu, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki ilk devlet okulu, Harvard Üniversitesi ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki ilk metro da bu şehirde bulunmaktadır.
600’den fazla farklı ağaç türü ve çiçeğe sahip olan halk bahçesi, Amerika Birleşik Devletleri’nde kurulan ilk botanik bahçedir. Halk bahçesinde bulunan büyük gölde kuğu teknesi turu yapmadan Boston gezinizi bitirmemelisiniz.
Özgürlük Yolu, Boston’da gelen turistlerin ilk gittiği yerlerden bir tanesidir. Park Caddesi boyunca 4 kilometrelik bir alanı kaplar ve İngiliz mimarisine sahip nostaljik bir alandır. Bunun yanı sıra Paul Revere’nin 17. yüzyılda yaşamış olduğu evi ve mezarının olduğu Granary Mezarlığı da Özgürlük Yolu’nda bulunuyor. Ahşap kubbesi ile Massachusetts State House ve 18 yüzyılın izlerini şimdi bile üzerinde taşıyan Old North Kilisesi Özgürlük Yolu’na gidince muhakkak ziyaret edilmesi gereken yerlerden bazılarıdır.
Lokanta ve pastaneleri ile ün salmış olan bu İtalyan mahallesi, şehir ve okyanusun arasında yer alıyor. Otantik ortamları ve farklı birçok eğlenceli mekânlarının olmasından dolayı turistlerin keyifli vakitler geçirmek için gittiği yerlerin en başında geliyor. En popüler cadde olan Hannover Street’te olan Modern Pastry ve Mike’sPastry ziyaretçiler tarafından yoğun ilgi görüyor.
129 kilometre uzunluğu olan, Boston’a ulaşmadan önce 29 tane şehrin içinden geçen Charles Nehri burada Atlantik Okyanusu’na bağlanıyor. Şehrin insanlarını ve gelen turistleri Charles Nehri huzur ile buluşturuyor. Huzurlu zaman geçirmek, stresten uzaklaşmak ve eşsiz manzaranın görüntü ile beraber fotoğraf çekinmek için çok ideal bir yerdir Charles Nehri.
Amerika’nın en eski üniversitesi olan Harvard Üniversitesini kesinlikle ziyaret etmeyi unutmamalısınız. Harvard Üniversitesi, dünyanın en büyük akademik kütüphanesi unvanına sahip bir üniversitedir. Çünkü içinde 15 milyondan fazla kitap kopyasını barındırıyor. Üniversitenin kampüsü küçük bir mahalleden daha büyüktür. Harvard Üniversitesi en fazla ziyaretçi çeken yerlerden bir tanesidir.
New England Akvaryumu, Massachusetts bölgesinin en büyük deniz yaşam merkezidir be 1969 yılından beri hizmet veriyor. Tükenme tehlikesi olan deniz canlıları da dahil akvaryum birçok deniz canlısına ev sahipliği yapıyor. New England Akvaryumu oldukça popüler bir yerdir ve Boston’a gidip burayı görmeden dönmemelisiniz.
]]>Gamcheon Kültür Köyü ya da diğer adı ile GamcheonCultureVillage, yöresel ürünlerin satıldığı bir sürü dükkân ve farklı farklı renklere sahip olan küçücük evlerin olduğu bir bölgedir. Busan şehrinde olan bu renkli evler, mimari fotoğrafçılığı ile uğraşan kişiler için eşsiz güzellikte manzaralar sunuyor. Burası Güney Kore ziyareti yapacakların muhakkak görmesi gereken yerlerden bir tanesidir.
Seul şehrinin tam merkezinde ve eski bir kraliyet sarayı olan Gyeongbok Sarayı, 500 sene boyunca Güney Kore halkının yönetim merkezliğini yapmıştır. Joseon Hanedanlığınca inşa ettirilen ve bu hanedanlığın yıkıldığı 1897 tarihine kadar krallığın merkezi olan Gyeongbok, farklı mimari yapıları ziyaret etmekten hoşlanan kişiler için bir hayli güzel bir manzara sunuyor. Bunlara ek olarak saray külliyesine dahil olan Kore Ulusal Halk Müzesi’ni de ziyaret ederek Güney Kore tarihinin birçok ayrıntsını öğrenebilmeniz mümkündür. Bu eski Gyeongbok Saray’ı, tarihsel önemi dolayısı ile turistler tarafından Güney Kore’nin en fazla ziyaret edilen mimari yapılarından bir tanesidir.
Haeundae Plajı, Güney Kore’de gezilmesi gerekli olan yerler arasında ayrı bir yere sahiptir. Güney Kore’nin en popüler ve en büyük plajlarından bir tanesi olan bu plajda birçok yabancı turist yaz tatilini yapıyor. Oldukça temiz okyanus sularında yüzmek ve okyanus kadar tertemiz bir kumsalda gezinmek isteyenler, Busan’da yer alan Haeundae Plajı’nı muhakkak ziyaret etmeliler. Ancak okyanus sularının genel durumuna bakılarak bazı zamanlarda kişilere yüzme kısıtlamasının uygulanabiliyor olduğunu unutulmamalısınız.
N Seul Kulesi, adını bulunduğu Namsan Parkı’nın baş harflerinden alıyor. Bundan dolayı kuleye Namsan Kulesi de deniliyor. Mimari bakımdan farklı bir güzelliği olmasa da alışageldiğimiz diğer kulelerden farklı bir görünüme sahiptir. Mantar şapkasına benzeyen bir çatı bölmesine ve ince bir gövdeye sahip olan N Seul Kulesi, Seul şehrinin her yerini görebileceğiniz, şehre hâkim olan bir tepe üstüne inşa edilmiştir. Şehrin güzelliğine şahit olmak, muazzam fotoğraflar çekmek ve manzaranın tadını çıkarmak için bu kuleye kesinlikle uğramalısınız. N Seul Kulesi’nden Seul’u en güzel hali ile gözlemleyebilirsiniz.
Güney Kore’yi gezmek isteyenlere tarihi açıdan çok önemli bir yere sahip olan birçok yer sayılabilir. Lakin bunlardan en önemlisi Güney Kore ve Kuzey Kore arasında gerçekleşmiş olan savaşa dair en önemli eserlerin sergilendiği olduğu Kore Savaş Anıtı’dır. Yakın geçmişin en modern tanklarını, savaş uçaklarını, silahlarını ve farklı bir sürü savaş araç gereçlerini görmek isteyen kişiler için Güney Kore Savaş Anıtı’ndan daha iyi bir seçenek yoktur. Buna ek olarak müzede oldukça ilgi çekici asker heykelleri vardır.
]]>