Baltacıoğlu Tepesi isimli dört tepesi vardır. Ve tepeler arasında kalan vadileri ve plajları ile ünlüdür. Heybeliada’nın tarihi 16’ncı yüzyıla dayanıyor. 1924 yılında ise Mustafa Kemal Atatürk’ün direktifi ile verem gibi tedavisi çok uzun zaman hastalar için huzurlu bir ortam sağlamak üzere Heybeliada’da bir Sanatoryum açılıyor. 2005 yılına kadar hizmet vermiş olan Sanatoryum günümüzde açık değil. Rıfat Ilgaz ve İsmet İnönü’de burada tedavi amaçlı olarak bir dönem bulunmuşlar. Ada yine bir dönem Rum Ortodoks ruhban okuluyla biliniyor.
Heybeliada özellikleri arasında İstanbul Aya Yorgi Manastırı yani Uçurum Manastırı, adının hakkını verircesine uçurumun kenarındaki konumu ile gezilip görülecek mekândır.
tarihi yapılardan bir diğeri ise, Heybeliada Ruhban Okulu. 9.yy’da inşa edilmiş. Daha sonra kapatılmış ve o günden beri festival, konferans gibi etkinlikler için kullanılıyor. Ada’nın en çok ilgi çeken ve ziyaret edilen eseri ise İsmet İnönü Evi Müzesi. İnönü, geçirdiği rahatsızlık sonucu, ada havasının kendine iyi geleceğini düşünen doktorlarının tavsiyesi ile Heybeliada’daki evinde inzivaya çekilmiştir. Müze’de Atatürk’ün İnönü’ye hediye ettiği mobilyalar, kullandığı eşyalar, pek çok da çok fotoğraf sergileniyor. Heybeliada’ya Kadıköy, Bostancı, Eminönü ve Kabataş’tan kalkan vapurlarla varılmaktadır. Aynı zamanda Bostancı İskelesi’nden hareket eden motorlarla da gitmek mümkündür.
Görülmeye değer yerleri arasında;
Heybeliada Deniz Lisesi.
Heybeliada Sanatoryumu,
Elektrikli araçlarla veya bisiklet ile ada turu,
Yaz aylarında plajlarında deniz ve plaj keyfi,
Değirmen Tepe,
Değirmenburnu,
Deniz Lisesi,
Ruhban Okulu,
Aya Yorgi Uçurum Manastırı,
İsmet İnönü Müze Evi,
Hüseyin Rahmi Gürpınar Müze Evi,
Aya Nikola Rum Ortodoks Kilisesi,
Sahil kenarındaki restoranlarda yeme içme keyfi başta geliyor.
Heybeliada hakkında çok fazla detay vardır. Heybeliada’da bulunan tarihi yapılardan görülmeye değer olanları arasında, sevimli sokakların arasından gidilen, Ruhban Okulu ve de Aya Yorgi Uçurum Manastırı. Bunlardan ayrı Rum Erkek Lisesi de var . Heybeliada’ya geldiğiniz zaman görüp yapacağınız en popüler şey elektrikli araçlarla ada etrafında yapılan turlara katılmak. Bu sayede çok güzel deniz ve doğa manzaraları eşliğinde Heybeliada’yı baştan aşağı keşfetme imkânınız doğuyor. En iyi seçeneklerden diğeri de bisiklet kiralamak. Bisiklet ile adanın tüm güzel yerlerini pedal çevirerek görebilirsiniz. Keyif alabilirsiniz. Bisiklet kiralama yerleri oldukça çoktur.
Adada birbirinden farklı alternatif ve hizmet sunan güzel plajlar da bulunuyor. Heybeliada plajları, güzel denizi ve beach imkânları ile hem yetişkin hem de çocuklu aileler tarafından tercih ediliyor. popüler plajlar ve beachler arasında Değirmen burnu Plajı, Ada Beach Club, , Çam Limanı Koyu Plajı, Alman Koyu Plajı başta geliyor.
]]>Yaz aylarında hem serin havaya kavuşmak rahat bir nefes almak hem de huzur için adalar tercih edilmektedir. İstanbul’un kalabalığından kurtulmak isteyenler için tüm adaları harika birer alternatif olmaktadır.
İstanbul – Adalar özellikleri olarak hepsinin apayrı bir havası serinliği ve güzelliği vardır. Marmaranın kuzeydoğunda bulunan Büyüklü küçüklü 9 adadan ve kıyıya yakın iki kayalıktan oluşur. Büyükada, Heybeliada, Burgazada, Kınalıada ve Sedef adasında yerleşim vardır. Sivriada, Yassıada, Kaşık Adası ve Tavşan Adası’nda ise sürekli ve düzenli yerleşim yoktur ve bulunmamaktadır.
İklim olarak İstanbul şehrinin ikliminin tıpatıp aynısıdır.Tüm adalar zengin veçok çeşitli bir bitki örtüsünü sahiptir. Adalar Bizans döneminden Osmanlıya geçene dek çeşitli badirelerden geçmiştir. Ayrıca ilginçtir ki Evliya Çelebi, Seyahatnâme adlı yapıtında Büyükada’da iki, Kınalıada’da bir balıkçı köyünün varlığından söz etmektedir.
Adalar Cumhuriyet döneminde daha da güzelleşip değer kazanmıştır. Atatürk 1928 yazından sonra her yıl Büyükada’daki Yat Kulübü’ne yani diğer adıyla Anadolu Kulübüne gelerek burada dinlenmiştir. İsmet İnönü de 1924’te geçirdiği hastalığı sırasında dinlenmek için geldiği Heybeliada’da kiraladığı evi daha sonra satın almıştır. Ev, daha sonra İnönü Vakfı tarafından müzeye çevrilmiştir. Aynı dönemlerde Büyükada’da yaşamakta olan ünlü bir sürgün de Ekim Devrimi’nin önderlerinden olup Stalin döneminde ihanetle suçlanarak 1929’da Rusya’dan çıkarılan Troçki’dir. Troçki tüm hatıralarını burada yazmıştır.
İstanbul – Adalar hakkında yazılacak söylenecek çok fazla şey vardır. Günümüze dek İstanbul adaları; nam-ı diğer Prens Adaları; Büyükada, Heybeliada, Kınalıada ve Burgazada’dan oluşur. Güzelliğiyle göz dolduran bu bölgeler geçmişten günümüze kadar birçok yazar ve şair için ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Birbirinden özel ve anlamlı bu adalar hakkında hiç bilmediklerinizi usta kalemlerin yazdığı, romanlar, tarihi kitaplar, şiirlerle dolu kitaplar vardır.
Adalarla ilgili filmler ve dizilerde çok fazladır. Adalar turları günü birli k geziler vardır.
]]>Turistler için mükemmel fotoğraflar çekebilecekleri bir yerdir. Ayrıca sadece balayı fotoğrafları çekebilmek sevdasıyla gelenler dahi vardır. Yunan adalarında sıkça gördüğümüz beyaz boyalı evler mükemmel görünmektedir. Mavi çatıları ile beyaz evler mükemmel bir rüya gibi görünmektedir. Volkanik yapısı nedeni ile ortam tamamen oldukça kayalık ve yokuşludur.
Santorini Adası Özellikleri arasında gelen mavi çatılı beyaz evlerden sonra müthiş görüntüsü ile adeta bir cennette veya rüyada havasına giriyorsunuz. Sahilleri ise apayrı bir güzelliğe sahiptir. Santorini ya da Santaron, Yunanistan’ın Ege kıyılarında yer almış romantik bir adadır. M.Ö.1650 ila 1450 arasında, volkanik patlama sonucu çöküp, adanın 73 kilometrekarelik kadar alanı deniz dibine çökmüştür. Bu felaket patlamaya Minos patlaması adı verilmiştir.Girintili ve de çıkıntılı duran bu adanın şeklinin böyle olma sesbi zamanında patlayan volkanik lavların adayı bu şekle sokmasından kaynaklıdır.Tarihinin izleri dahi görüntüsünden herşeyi haykırır.
Bembeyaz rüya gibi olan Taş evlerin arasından süzülen gizemli sokaklar, limon ağaçları, erguvanlar, çinili avlular. Eşsiz ve katıksız eğlenceleri, eşsiz romantik günbatımları, enfes mutfağı ve Ege’ye bakan muhteşem şık teraslarıyla Santorini. Olağanüstü bir bir ada. 75 kilometrekarelik bir alana harika bir dünya adeta bir rüya. Kübik evleriyle unutamayacağınız bir gezi olacaktır.Santoni adasında zamanında şiddetle gerçekleşen volkanik patlamaların sonucunda, siyah ve incecik taneli kumsalları vardır. Sır bir sene içerisinde milyonlarca turist adaya akın etmektedir. Tarihi araştırılmaya değecek zenginliktedir. Kültürü ise tartışılmaz bir hazinedir.
Santorini adası ve balayı denilince dünyadan her kesimden evlenen çiftlerin gitmeyi istedikleri bir yer akla gelmektedir. Masal diyarlarında yapılacak bir balayından daha özel ne olabilir ki.Bu adayı balayı ve hatta düğün için çok fazla çift tercih etmektedir. Yurdumuzdan da Santoni adasında evlenmek isteyen çok çift olmaktadır. İmkânsız veya sadece hayal değildir bu elbette gerçekleşebilir. Kurallara uyarak ve istenilenleri yaparak bu hayal adasından evliliğe adımızı atabilirsiniz.
Bunun için bazı evraklar belgeler gerekmektedir. Santoride evlenmek isteyen çiftlerin ihtiyacı olan tüm evraklar en başta elbette kimlik cüzdanları sonrasında pasaportlarının fotokopileri gerekmektedir. Ardından ise, Yunanistan’daki Türkiye konsolosluğunun evlenmelerinde bir sakınca yoktur şeklinde vereceği bir evrakı da alarak korkusuzca ve kolay bir biçimde evlenebiliyorsunuz. Ayrıca işin daha güzel tarafı ise, evlilik Yunan makamlarının vereceği resmi belge sayesında ülkemizde de aynen geçerli olmaktadır.
]]>